Kolonya deyince aklınıza ilk ne gelir?
Uzun yıllar boyunca benim zihnimde ilk canlanan evde kullanılsın kullanılmasın bulundurulan,misafire ikram edilen,özellikle bayramların olmazsa olmazı olan limon kolonyaları gelir.
Ferahlatıcı etkisinin yanı sıra artık bir klasik olsada yıldızımın pek barışmadığı kolonyalardan sonra son zamanlarda değişik aromalarla hazırlanarak piyasaya sürülen Eau de Cologne'ler dikkatimi çekmeye başladı.
Yıllar önce Köln'de yaşayan parfüm designer'ı Giovanni'nin icat ettiği ve adına da yaşamakta olduğu şehrin adı olan Köln Suyu dediği eau de cologne'ler bildiğimiz kolonya'ya benzeyen ancak koku kalıcılığı ve aroma olarak daha özel olan ürünler grubundalar.
Pamukkale'de bulunan Hierapolis antik kentinden adını alan ve aynı bölgede üretilen Hierapolis yıllarını eczacılık mesleğine adamış bir duayenin dokunuşları ile, tıpkı bir bebek gibi emekle, özenle, geleneksel yöntemle hazırlanmış ve yıllar öncesinin esintileri ve kalıcılığı ile cam şişede beğeninize sunulmuş.
Merkezi Fransa'da bulunan bir test kurumunda dermatolojik olarak test edilen kolonya, "çok iyi" derecesi ile belgelendirilmiş. Ege ve Akdeniz bahçelerinin üç güzel kokusu turunç, mandalina ve kayısı ise nota nota İLKYAZ'da buluşmuş.
Süzülme,dinlenme ve diğer tüm aşamalarında özenle olgunlaştırılan Hierapolis,ferah aroması,şişe tasarımı ve kalıcılığı ile kısa zamanda severek kullandığım ürünler arasına katıldı.
Adına her ne kadar İLKYAZ olsada sadece yaz mevsiminde değil,yazın özlendiği her mevsimde kullanılabilecek olan Hierapolis İlkyaz'ı ferah kokuları gün boyu bedeninde taşımayı seven herkese tavsiye ederim.
Hayvanlar üzerinde test edilmeyen ürün 150 ml cam şişelerde....
Siz yeni nesil Eau de Cologne'ler hakkında neler düşünüyorsunuz,Hierapolis ile tanışma fırsatı buldunuz mu?
*Renginibul etkinlik sponsorudur.